Che ci fai tu nei miei sogni
– Rüyalarımda ne arıyorsun?
Perché non resti nei ricordi?
– Neden hafızalarda kalmıyorsun?
Mi hai insegnato a mettermi a nudo
– Bana çıplak kalmayı öğrettin.
E ora sono uno sconosciuto
– Ve şimdi bir yabancıyım
Vorrei portarti i fiori morti
– Sana ölü çiçekleri getirmek istiyorum.
Ora che è andato tutto in fumo
– Şimdi hepsi yandı bitti kül oldu bu
Chissà i vestiti a chi li togli
– Kimin kıyafetlerini çıkardığını kim bilebilir
Spero che tu sia al sicuro
– Umarım güvendesin.
Ho ancora quelle vecchie foto dove sorridiamo
– Hala gülümsediğimiz o eski fotoğraflarım var.
Le guardo appese sopra a un filo tra l’inferno e zaino
– Cehennem ve sırt çantası arasında bir ipliğin üzerinde asılı durmalarına bakıyorum.
Due ragazzini su una strada con le birre nello zaino
– Sokakta sırt çantasında bira olan iki küçük çocuk
Le voci nella testa, gli scheletri nell’armadio
– Kafadaki sesler, dolaptaki iskeletler
Da una macchina in costiera ai vicoletti del Montmartre
– Sahildeki bir arabadan Montmartre’nin dar sokaklarına
Dalle canne sulla Rambla ai coffee a Piazza Rembrandt
– Rambla’daki sazlıklardan Rembrandt Meydanı’ndaki kahvelere
Passato da chi ti fa bene a chi ti fa colare il fard
– Sana iyilik edenlerden seni kızaranlara geçti
La mia stanza è ancora uguale come fossi ancora qua
– Odam hala burada olduğumla aynı.
Che ci fai tu nei miei sogni
– Rüyalarımda ne arıyorsun?
Perché non resti nei ricordi?
– Neden hafızalarda kalmıyorsun?
Mi hai insegnato a mettermi a nudo
– Bana çıplak kalmayı öğrettin.
E ora sono uno sconosciuto
– Ve şimdi bir yabancıyım
Vorrei portarti i fiori morti
– Sana ölü çiçekleri getirmek istiyorum.
Ora che è andato tutto in fumo
– Şimdi hepsi yandı bitti kül oldu bu
Chissà i vestiti a chi li togli
– Kimin kıyafetlerini çıkardığını kim bilebilir
Spero che tu sia al sicuro
– Umarım güvendesin.
Adesso che sei lontana ma ti sento vicina
– Artık uzaktasın ama sana yakın hissediyorum
Devo scrivere in rima ogni cosa che separa
– Ayıran her şeyi kafiye etmeliyim.
Il silenzio fa para’, non esiste medicina
– Sessizlik para ‘, ilaç yok
Cerco solo una soluzione per dirti che ti amo
– Adil bir çözüm için seni sevdiğimi söylemek için arıyorum
Ma basta un altro sguardo che smuove dentro
– Ama içinde hareket eden başka bir bakış
Dimentico il freddo, mi devasti il petto
– Soğuğu unutuyorum, göğsümü yıkıyorsun.
Dimmi le cose per certo
– Bana kesin bir şeyler söyle.
Nella confusione sto solo e mi perdo
– Bu karışıklıkta yalnızım ve kayboldum
E non voglio dare spago a ogni fantasia
– Ve her fanteziye sicim vermek istemiyorum
Ma non c’è volta che non caschi per colpa mia
– Ama benim yüzümden kaza yapmaman için zaman yok.
Che ci fai tu nei miei sogni
– Rüyalarımda ne arıyorsun?
Perché non resti nei ricordi?
– Neden hafızalarda kalmıyorsun?
Mi hai insegnato a mettermi a nudo
– Bana çıplak kalmayı öğrettin.
E ora sono uno sconosciuto
– Ve şimdi bir yabancıyım
Vorrei portarti i fiori morti
– Sana ölü çiçekleri getirmek istiyorum.
Ora che è andato tutto in fumo
– Şimdi hepsi yandı bitti kül oldu bu
Chissà i vestiti a chi li togli
– Kimin kıyafetlerini çıkardığını kim bilebilir
Spero che tu sia al sicuro
– Umarım güvendesin.
Che ci fai tu nei miei sogni
– Rüyalarımda ne arıyorsun?
Perché non resti nei ricordi?
– Neden hafızalarda kalmıyorsun?
Mi hai insegnato a mettermi a nudo
– Bana çıplak kalmayı öğrettin.
E ora sono uno sconosciuto
– Ve şimdi bir yabancıyım
Che ci fai tu nei miei sogni
– Rüyalarımda ne arıyorsun?
Kategoriler