Kategoriler
B Şarkı Sözleri Çevirileri

blink-182 – EDGING İngilizce Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

I ain’t that cool, a little fucked in the head
– O kadar da havalı değilim, biraz kafamdan sıçtım.
They’ll be hangin’ me quick when I’m back from the dead
– Ölümden döndüğümde beni çabucak asacaklar.
Get the rope, get the rope
– İpi al, ipi al
Get the rope, get the rope
– İpi al, ipi al
I’m a punk rock kid, I came from hell with a curse
– Ben bir punk rock çocuğuyum, cehennemden bir lanetle geldim
She tried to pray it away, so I fucked her in church
– Dua etmeye çalıştı, ben de onu kilisede becerdim.
Don’t you know? Don’t you know?
– Bilmiyor musun? Bilmiyor musun?
Don’t you know? Yeah, don’t you know?
– Bilmiyor musun? Evet, bilmiyor musun?

They say “You’re not safe here if I
– “Burada güvende değilsin, eğer ben
Stay with a knife that sharp”
– Bu kadar keskin bir bıçakla kalın.”

No way, no, I leave them broken-hearted
– Olmaz, hayır, onları kırık kalpli bırakıyorum.
Oh no, look at the mess we started
– Oh hayır, başladığımız karmaşaya bak
Oh no, I leave the broken hearts this way (This way)
– Oh hayır, kırık kalpleri bu şekilde bırakıyorum (Bu şekilde)
Whatcha say? (Whatcha say?) Wanna play?
– Ne diyorsun? (Ne diyorsun?) Oynamak ister misin?

Yea, don’t be fooled, I’m only letting you down
– Evet, aldanma, sadece seni hayal kırıklığına uğratıyorum
They pursue me on foot, but I hid in the crowd
– Beni yürüyerek takip ediyorlar ama kalabalığın içinde saklandım.
Like a ghost, like a ghost
– Hayalet gibi, hayalet gibi
Like a ghost, like a ghost
– Hayalet gibi, hayalet gibi
The seats of my car are filled with cigarette burns
– Arabamın koltukları sigara yanıklarıyla dolu.
I got a fire in my eye, a little blood on my shirt
– Gözümde bir ateş, gömleğimde biraz kan var
Let’s hit the road, hit the road
– Hadi yola çıkalım, yola çıkalım
Hit the road, hit the road
– Yola çık, yola çık

I know there’s a special place in hell
– Cehennemde özel bir yer olduğunu biliyorum
That my friends and I know well
– Arkadaşlarım ve ben iyi biliyoruz ki
There’s a perfect place to go
– Gitmek için mükemmel bir yer var
When it’s time to lose control
– Kontrolü kaybetme zamanı geldiğinde

No way, no, I leave them broken-hearted
– Olmaz, hayır, onları kırık kalpli bırakıyorum.
Oh no, look at the mess we started
– Oh hayır, başladığımız karmaşaya bak
Oh no, I leave the broken hearts this way (This way)
– Oh hayır, kırık kalpleri bu şekilde bırakıyorum (Bu şekilde)
Whatcha say? (Whatcha say?) Wanna play?
– Ne diyorsun? (Ne diyorsun?) Oynamak ister misin?

Nightmare, daydream (Oh no, oh no, oh no, oh no)
– Kabus, hayal (Oh hayır, oh hayır, oh hayır, oh hayır)
You can’t save me (Oh no, oh no, oh no, oh no)
– Beni kurtaramazsın (Oh hayır, oh hayır, oh hayır, oh hayır)

No way, no, I leave them broken-hearted
– Olmaz, hayır, onları kırık kalpli bırakıyorum.
Oh no, look at the mess we started
– Oh hayır, başladığımız karmaşaya bak
Oh no, I leave the broken hearts this way (Shit!)
– Oh hayır, kırık kalpleri bu şekilde bırakıyorum (Kahretsin!)
Oh no, I leave the broken hearted
– Oh hayır, kırık kalbi bırakıyorum
Oh no, look at the mess we started
– Oh hayır, başladığımız karmaşaya bak
Oh no, I leave the broken hearts this way
– Oh hayır, kırık kalpleri bu şekilde bırakıyorum
Whatcha say? Everyday, it’s a waste, wanna play?
– Ne diyorsun? Her gün ziyan oluyor, oynamak ister misin?