Kategoriler
J Şarkı Sözleri Çevirileri

Jazzy Bazz – .RAW Spleen Fransızca Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

J’rappe avec le cœur noir comme Venom sur un piano genre John Lennon
– John Lennon gibi piyanoda zehir gibi kara bir kalple rap yapıyorum
Imagine, ma seule envie, c’est d’lui faire du sale et même si j’voulais l’aimer, ça lui f’rait du mal
– Düşünsene, tek arzum onu kirletmek ve onu sevmek istesem bile canını yakacaktı.
T’façon, j’suis sûr qu’on finira lassés, j’réponds pas là, j’suis complètement arraché
– Her neyse, eminim yoruluruz, burada değilim, tamamen parçalandım.
Elle sait qu’j’vais pas m’attacher, tout c’que j’aime, c’est faire du blé, j’expulse une épaisse fumée de ma trachée
– Bağlanmayacağımı biliyor, tek sevdiğim buğday yapmak, nefes borumdan kalın bir duman çıkarıyorum
C’est plus facile d’rêver au futur qu’d’effacer l’passé mais t’inquiète tout finit par passer (Wow, wow, wow)
– Geleceği hayal etmek geçmişi silmekten daha kolaydır ama endişelenmek her şey geçer (Vay, vay, vay)
Envoie la ‘teille et demain faudra encore oublier la veille
– Çöpü gönder ve yarın yine de bir önceki günü unutmak zorunda kalacak

J’vais p’t-être finir nez à nez, j’vais p’t-être finir nez à nez
– J’vais p’t-étre burnu burnu bitir, j’vais p’t-étre burnu burnu bitir
Avec ton boule à Miami mais là, j’suis dans l’19ème
– Miami’deki topunla ama şimdi 19’undayım.
J’cherche un billet violet, ils ont vu qu’j’ai l’teint hâlé
– Mor bir bilet arıyorum, bronzlaşmış göründüğümü gördüler.
Ils veulent pas m’laisser aller, ils m’parlent comme si j’tais à eux, ils m’parlent comme si j’tais leur- (han)
– Gitmeme izin vermek istemiyorlar, sanki onlarla konuşuyormuşum gibi konuşuyorlar, sanki onlarla konuşuyormuşum gibi konuşuyorlar – (han)
Y a des bitches dans l’secteur mais j’m’en bats les couilles
– Bölgede sürtükler var ama taşaklarımla savaşıyorum.
J’suis sur l’terrain, là, y a tous mes kheys, on s’fait des alley-oops
– Ben sahadayım, orada, tüm khey’lerim var, ara sokaklar yapıyoruz-oops
Fuck tes côtes, fuck ton dress code, fuck ton rendez-vous
– Kaburgalarını siktir et, kıyafet kurallarını siktir et, randevunu siktir et
J’pull up chez toi, j’dis pas “bonjour”, j’dis pas : “comment allez vous ?”
– “Merhaba” gibi değilim, “Nasılsın?”

Eh, le Diable est v’nu vers moi et Dieu attend que j’aille vers lui
– Şeytan bana v’nu ve Tanrı ona gitmemi bekliyor.
Ça m’travaille l’esprit, j’me cache derrière mes lunettes noires
– Aklımda, karanlık gözlüklerimin arkasına saklanıyorum.
J’me prépare à un karma obscur dans un calme absolu
– Mutlak sakinlikte belirsiz bir karma için hazırlanıyorum
J’suis capable d’autres trucs mais y a plus d’espoirs
– Başka şeyler yapabilirim ama daha çok umut var.
Faut t’mettre en sûreté, on pense qu’à se faire du blé
– Seni güvenli bir yere götürmeliyiz, sadece buğday yapmayı düşünüyoruz.
J’arrive en SUV blanc comme des yeux révulsés
– Gözleri dönmüş gibi beyaz bir SUV ile geliyorum
J’suis inclashable, déter’ comme un commando
– Bir komando gibi caydırmak için gösterişsizim.
Qui peut s’asseoir à la table d’un jeune Diego Armando ?
– Genç Diego Armando’nun masasına kim oturabilir?

Méfie-toi si mes gars reviennent gantés et qu’le ton monte d’un cran
– Adamlarım eldivenli olarak geri dönerse ve ton bir çentik yükselirse dikkatli olun
J’en suis d’jà à mon deuxième plan B, c’est comme ça qu’on apprend
– Zaten ikinci B planımdayım, işte böyle öğreniyoruz.
À tout moment, kho, j’peux m’planter, moi je reste convaincant
– Her an, kho, kaza yapabilirim, ikna edici olmaya devam ederim.
Et toi l’journaliste, fais ton taff, me demande pas de m’présenter
– Ve sen onu seviyorsun, taffını yap, benden kendimi tanıtmamı isteme.
Non pas qu’tout l’monde me connaisse mais j’ai du mal à m’définir
– Herkes beni tanımıyor ama kendimi tanımlamakta zorlanıyorum.
Quel “peace and love” ? Regarde ce monde, rien qu’ça mitraille des civils
– Ne “barış ve sevgi”? Şu dünyaya bak, sivilleri vurmaktan başka bir şey yok.
J’ai peu d’scrupules, l’appât du gain m’fera la passe décisive
– Çok az pişmanlığım var, kazancın yemi bana belirleyici geçişi yapacak
La différence entre Jazzy Bazz et Ivan est minime
– Jazzy Bazz ve Ivan arasındaki fark minimaldir

[Outro : Instrumental]
– [Outro: Enstrümantal]