Kategoriler
F Şarkı Sözleri Çevirileri

Fred again.. – Danielle (smile on my face) İngilizce Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

(You don’t know, don’t worry)
– (Bilmiyorsun, endişelenme)

Sometimes I wanna feel the pain
– Bazen acıyı hissetmek istiyorum.
You said you were done
– Bittiğini söylemiştin.
But you’re over here naked
– Ama burada çıplaksın.
In the middle of the day
– Günün ortasında
Sometimes I wanna feel the pain
– Bazen acıyı hissetmek istiyorum.
You said you were done
– Bittiğini söylemiştin.
Fuck what they say, I’m safe in your arms
– Ne dediklerini siktir et, kollarında güvendeyim.
And if I die in your arms
– Ve eğer kollarında ölürsem
There’ll be a smile on my face
– Yüzümde bir gülümseme olacak

There’ll be a smile on my face
– Yüzümde bir gülümseme olacak

Sometimes I wanna feel the pain
– Bazen acıyı hissetmek istiyorum.
You said you were done
– Bittiğini söylemiştin.
But you’re over here naked
– Ama burada çıplaksın.
In the middle of the day
– Günün ortasında
So squeeze my heart all day
– Bu yüzden bütün gün kalbimi sık
Squeeze it ’til it breaks
– Kırılana kadar sık
Fuck what they say, I’m safe in your arms
– Ne dediklerini siktir et, kollarında güvendeyim.
And if I die in your arms
– Ve eğer kollarında ölürsem
There’ll be a smile on my face
– Yüzümde bir gülümseme olacak

There’ll be a smile on my face
– Yüzümde bir gülümseme olacak
There’ll be a smile on my face
– Yüzümde bir gülümseme olacak

Be a smile on my—
– Gülümse bana—
Sometimes you make me wanna face it
– Bazen yüzleşmek istememe neden oluyorsun.
Make me wanna face it (Yeah, I remember)
– Yüzleşmek istememi sağla (Evet, hatırlıyorum)
Sometimes you make me wanna face it
– Bazen yüzleşmek istememe neden oluyorsun.
Fuck what they say, if I die in your arms
– Ne dediklerini siktir et, eğer kollarında ölürsem

There’ll be a smile on my face
– Yüzümde bir gülümseme olacak
There’ll be a smile on my face
– Yüzümde bir gülümseme olacak
There’ll be a smile on my f—
– Benim yüzümde bir gülümseme olacak.—

I’ve been literally smiling
– Tam anlamıyla gülümsüyordum.
It’s so, so, so good
– Çok, çok, çok iyi
So, so good
– Çok, çok iyi
‘Kay, I’m gonna watch it again
– Kay, tekrar izleyeceğim.